Haliç Üniversitesi: Sıralamalarda Nerede Duruyor? Bir Hikâye, Bir Yolculuk…
Hayat bazen beklenmedik yollarla karşımıza çıkar. Bir sabah, sıradan bir kahvaltının ardından, “Haliç Üniversitesi’nin sıralaması ne durumda?” diye soran bir soru gündeme gelir ve bu soru, seni bir yolculuğa çıkarır. Belki bir hayal kurduğumuz okul, belki de çok uzun zamandır takip ettiğimiz bir yer. Hadi, bu hikâyede hep birlikte yol alalım ve Haliç Üniversitesi’nin sıralamasına dair bir sorunun ardında yatan anlamı, farklı bakış açılarıyla keşfedelim.
Hikâyenin Başlangıcı: Gözlerini Hedefe Diken Bir Adam ve Onun Stratejik Planı
Erdem, çözüm odaklı bir adamdı. Üniversite tercihi yapmadan önce bir ton araştırma yaptı, uzun saatler boyunca sıralamalara göz attı, her detayına hakim olmaya çalıştı. Haliç Üniversitesi’ni duyduğunda, gözlerinde hemen bir ışık parladı. “Burada okurum, hedefime ulaşırım,” dedi kendi kendine. Stratejilerini belirlemişti. Erdem için sıralamalar birer rakamdan ibaretti, işin matematiğiydi. Sadece akademik başarıyı ve okulun prestijini değerlendirmedi, gelecekteki kariyerinin temellerini de burada atabileceğini düşündü.
Bir gün, sabah erken saatlerde bilgisayarının başına geçip, üniversitenin sıralamalarını tekrar kontrol etti. Haliç Üniversitesi, 2023 yılında Türkiye’nin üniversite sıralamalarında, genellikle ilk 100 içinde yer alıyordu. Ancak Erdem için bu yeterli değildi. Çünkü daha yükseğe çıkabileceğine inanıyordu. Her şeyin yerli yerine oturacağına, Haliç Üniversitesi’nde akademik bir kariyer yaparak istediği noktaya ulaşabileceğine emindi.
Ama Erdem’in hikayesi sadece akademik başarıya odaklanmış bir yolculuk değildi. O, aynı zamanda bir insanın toplumla olan bağını da keşfetmeye çalışıyordu. Yani, sıralamanın tek başına anlamlı olmadığını fark etmek, onu farklı bir dünyaya açtı.
Hikâyenin Diğer Yüzü: Bir Kadın, Bir Empati ve Bir Topluluk
Erdem’in yakın arkadaşı, Zeynep, her zaman farklı bir perspektiften bakıyordu. O, yalnızca akademik başarıya odaklanmak yerine, üniversitenin sağladığı sosyal, kültürel ve insani bağları da göz önünde bulunduruyordu. Zeynep, Haliç Üniversitesi’nin sıralamaları hakkında fazla takılmamıştı. Aslında sıralamalar, onu pek de ilgilendirmiyordu. O, insanın sadece bir diploma almasının yeterli olmadığını, üniversitenin sunduğu insan ilişkilerinin, öğrenci kulüplerinin, sosyal sorumluluk projelerinin ve gerçek yaşam tecrübelerinin çok daha kıymetli olduğunu biliyordu.
Zeynep, Haliç Üniversitesi’nin sunduğu toplulukları ve çevreyi, öğrenciler arasındaki dayanışmayı gözlemleyerek, orada edineceği dostlukları ve insanlarla kuracağı bağları çok önemsedi. Haliç Üniversitesi’nin bir kampüsünden çok, bir aile gibi hissettirdiğini düşündü. Zeynep için önemli olan, sıralamalarda kaçıncı sırada olduğu değil, orada edindiği deneyimlerin, arkadaşlıkların ve hayat boyu sürecek ilişkilerin ne kadar değerli olduğuydu.
Bir gün Erdem, Zeynep’e sıralamaları gösterdi. “Bak, Haliç Üniversitesi bu sene 74. sırada, çok da kötü değil. Ama daha iyiye gidebiliriz, senin de bunları göz önünde bulundurman gerek.” Zeynep, biraz güldü. “Erdem, sıralamalarla bu kadar takılma. Bazen bir yerin sıralamadan daha fazlası vardır. İnsanlar, o sıralamanın içinde insan olarak bulunurlar ve bu insanlarla kurduğun ilişkiler, hayatının sıralamasını belirler,” dedi.
Zeynep, insanın sıralamalara olan bakış açısını değiştirmeye başlamıştı. Erdem, biraz düşündü ve Zeynep’in dediği noktayı anlamaya çalıştı. Zeynep’in bakış açısının, hayatındaki sadece ders kitapları değil, aynı zamanda insanlar ve deneyimlerle dolu bir yolculuk olduğunu fark etti.
Sonuç: Haliç Üniversitesi’nin Sıralaması Bizi Nereye Taşır?
Haliç Üniversitesi, akademik başarıyı hedefleyenler için Türkiye’nin sayılı üniversitelerinden biri olmayı sürdürüyor. 2023 yılı itibarıyla, çeşitli üniversite sıralamalarında genellikle ilk 100’de yer almakta, eğitim kalitesi, öğretim üyeleri ve öğrencilerine sağladığı imkanlarla dikkat çekiyor. Erdem için sıralamalar önemlidir, çünkü o, başarıyı sayılarla ve verilerle tanımlar. Ancak Zeynep, sıralamaları bir derece daha geri plana atıp, üniversitenin kültürel ve sosyal anlamda sunduğu olanakları öne çıkarıyor.
Haliç Üniversitesi, her iki perspektiften de bir şeyler sunuyor. Eğer siz de akademik başarıya odaklanan biriyseniz, sıralamalar elbette önemlidir. Ancak, üniversitenin sunduğu topluluk ve insani bağları önemseyen biriyseniz, burada bulacağınız deneyimler hayatınızı şekillendirebilir.
Erdem’in çözüm odaklı yaklaşımından, Zeynep’in empatik bakış açısına kadar her iki görüş de aslında doğru ve geçerli. Sonuçta, Haliç Üniversitesi’nde eğitim alırken aldığınız tek şey diploma olmayacak. Aynı zamanda hayatınızı şekillendirecek insanlarla tanışacak, sosyal sorumluluk projelerine katılacak ve çok daha fazlasını keşfedeceksiniz.
Peki, siz Haliç Üniversitesi’ni nasıl değerlendiriyorsunuz? Akademik sıralamaların mı, yoksa sosyal ve kültürel anlamda sunduğu olanakların mı daha önemli olduğunu düşünüyorsunuz? Yorumlarınızı bizimle paylaşın, hep birlikte keşfetmeye devam edelim!